Cumhurbaşkanı Erdoğan: Fransa’da camilerin imamları konusunda bir sıkıntı var

Reklam

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa dönüşü gazetecilerle sohbetinde Strasbourg’ta İlahiyat Fakültesi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Buradan mezun olacak öğrencilerin tüm Avrupa’da görev yapabileceğini aktardı. 

2018’in ilk ziyaretini hamdolsun olsun Fransa’ya gerçekleştirdik. Önümüzdeki aylarda, yurtdışı seyahatlerimizde mevsim koşullarını da değerlendirerek Afrika’ya ziyaretlerimizi arttıracağız. Bu arada Avrupa’ya, Orta Asya’ya, o bölgelere yurtdışı seyahatlerimize de 2018’de ağırlık vermek istiyoruz. İkili ilişkiler, bölgesel konular, Türkiye-AB ilişkilerini Sayın Macron’la ele aldık. Yaptığımız bazı anlaşmalar oldu. Bu anlaşmalardan biri THY (Türk Hava Yolları) ile Airbus anlaşması. Geniş gövdeli uçaklarda, tercihinin bir kısmını Airbus’tan yana kullandı Türk Hava Yollarımız. Bunlardan alınacak ve 2019’dan itibaren de teslimatı başlayacak. Bunların yanında ROKETSAN ve ASELSAN, EUROSAM ile anlaşma sağladı. Burada tabii EUROSAM ile atılan adım sadece Fransa ile değil İtalya’yı da kapsayan güçlü bir anlaşma oldu. Bu savunma sistemleri noktasında bizi daha güçlü kılacak bir adımdır. Hedefimiz Fransa ile aramızdaki ticaret hacmini 13.5 milyar dolardan 20 milyar Euro’ya çıkarmak. Bu Sarkozy döneminde belirlediğimiz hedefti ama ulaşamadık; şimdi bunu bu dönemde başaralım istiyoruz.

FRANSA’DA İMAM SAYISININ AZALMASI

Onclick Popunder

Tabii Fransa’da yaşayan Türk ve Müslüman toplumunun sorunlarını da değerlendirme imkânı bulduk. Özellikle de üzerinde durduğumuz konu buradaki camilerimiz. 250 kadar camimiz var. Camilerin imamları konusunda bir sıkıntı var. Sürekli olarak imamları azaltma yoluna gidiyorlar. Bu da, Türkiye ya da dışarıdan değil Fransa’da yetişmiş din görevlisi istihdamını arzu etmelerinden kaynaklanıyor. Ben de kendileriyle yaptığım görüşmede Strasbourg İlahiyatı devreye almanın bu hususta yararlı olacağını belirtim. ‘Fransa’da kendilerine denklik verecek olursanız biz de Türkiye’den YÖK’ten bu işi halledebiliriz’ dedim. Karşılıklı olarak bunu hallettikten sonra problem kalmaz. Birkaç yıl içerisinde Fransa Strasbourg İlahiyat’tan mezun olan öğrenciler, burada din görevlisi olarak çalışmaya başlayabilirler. Yabancı dil sorunu olmaz. Dini bilgiler konusunda, burada ehliyet sahibi hocalar tarafından yetiştirileceklerdir. Böylece camilerde, Fransız kültürüne yabancı olmayan ve entegrasyon sıkıntısı yaşamayan kişiler görev vermenin yolu açılmış olur. Bu konuyla ilgili kendisiyle mutabık kaldık. YÖK’le yapacağım çalışma sonrası Sayın Macron ile muhtemelen bir telefon görüşmemiz olabilir. Kendisine gerekli belgeleri de ileteceğim. Tabii Strasbourg İlahiyat Fakültesi’nin denklik ve statü sorununun çözülmesinin ardından, buradan mezun olanlar için sadece Fransa’daki camilerde değil Avrupa’nın değişik yerlerinde görev alma şansı doğabileceğine de değindik. 

SURİYE KONUSUNDA DÜŞÜNCELERİMİZ ÖRTÜŞÜYOR

Paris ziyaretim esnasında, Fransa İslam Konseyi Yönetim Kurulu’nu da kabul ettim. Özellikle Kudüs konusundaki girişimlerimizden duydukları memnuniyeti ifade ettiler. Aynı durum Sayın Macron ile aramızda geçti ve Macron ile yaptığımız görüşmede İsrail-Filistin, bunun üzerinde ısrarla durduk.

Suriye’deki gelişmeleri kendisiyle ele aldık. Bu konuda düşüncelerimiz örtüşüyor. Bunlarla birlikte Soçi ve Astana süreçlerine bakışında farklılıklar vardı. Sonrasında yaptığımız ikili görüşmelerde o düşüncelerin yumuşadığını gördük, bu konuyla alakalı olarak bir kere Astana’ya ABD gözlemci gönderiyor. Keza Ürdün orada, Lübnan orada. Sadece Rusya, sadece İran ve Türkiye yok. Bunlar da var. Ondan sonra ikinci etapta bu düşüncesinin değiştiğini gördüm.

PKK VE FETÖ’YLE İLGİLİ BELGELER VERİLDİ 

Tabii Fransa’da PKK, FETÖ yapılanması ile ilgili mücadeleyi kendisiyle konuştum. Dernek isimlerini de içeren doküman ve belgeleri, Fransızca tercümesiyle kendisine verdim. ‘Bunların takipçisi olmanızı istiyoruz, bizde bunları takip edeceğiz’ dedim. Kendileri de ‘Terörle mücadelede sizler neredeyseniz ben de aynı yerdeyim; mücadeleyi aynı kararlılıkla ben de vereceğim’ dedi. Temennim odur ki inşallah bu mücadeleyi birlikte verme imkânı yakalarız. 

Tabii ki bölgesel konular bahsinde az önce konuştuğum Filistin barış süreci iki devletli çözüm konusunda aynı şeyi düşünüyoruz. DEAŞ ile mücadele konusunda aynıyız. İran’da yaşanan hadiseleri ele aldık, oradaki bakış açımız da hemen hemen aynı. Türkiye ve Avrupa ilişkilerinin mevcut durumunu ve ilişkilerini ele aldık. AB ve Fransa’dan beklentilerimizi dile getirdik ve göç anlaşmasını kendilerine hatırlattım. Şu an 3.5 milyon insan bizde, bunların tüm bakımı bizde, yaptığımız tüm harcama ortada ama sizinkiler bu harcamaları kabul etmiyor. Verilen sözler yerine gelmiyor bunların hepsini tekrar hatırlattım.

-Reklam- Bu Haberler de İlginizi Çekebilir

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz