Fransa “polis şiddetini” konuşuyor: Nehre düşerek ölen gencin cesedi bulundu

Reklam

Fransa’nın Nantes kentinde bundan bir ay önce polis müdahalesi sonrasında nehre düşen ve kaybolan Steve Maia Canico adlı gencin cesedinin Loire Nehri’nden çıkarılması ülkede yeniden “polis şiddeti” tartışmalarını alevlendirdi.

Bir aydır, “Steve nerede?” kampanyasıyla kayıp gencin bulunması için eylem yapan kent halkı, 24 yaşındaki Steve’in cesedinin bulunmasının ardından ayaklandı. İnsan zinciri ile protesto gösterisi düzenleyen kent halkı, meydandaki büyük anıt çeşmeyi kan rengine buladı. İçişleri Bakanı ile görüşen Başbakan Edouard Philippe, olayın aydınlatılması için gereken tüm adımların atılacağı sözünü verdi. Ancak Seteve’in avukatı Cecile de Oliviera, Başbakan’ın olaya el koymasının “olayı bir devlet skandalına dönüştürdüğünü” dile getirdi.

Nantes kentinde 21 Haziran’da düzenlenen Müzik Festivali’ne polis sabah 04.00’te, öngörülen sürenin dolduğu gerekçesiyle müdahale etti. Dağılmayan ve müzik dinlemeye devam etmek isteyen gençlerle çatışmaya giren polis, gençlerin üzerine gaz bombası attı, elektrikli Taser tabanca kullandı. Gençler de polise sert cisimler fırlattı. Nehir kenarında yaşanan arbedede, gazın etkisiyle görme alanı azalan 15 kadar genç Loire Nehri’ne düştü. Ancak, gençlerin önemli bir bölümü kendi olanakları ve gönüllü kurtarma ekiplerinin yardımıyla nehirden çıkarken, yüzme bilmeyen Steve’den haber alınamadı.

Onclick Popunder

Oğulları ile en son 21 Haziran’da görüşen aile, yetkililerden de bir açıklama elde emeyince çareyi bir arama kampanyası başlatmakta buldu. “Ou est Steve/ Steve nerede” kampanyası giderek büyüdü ve sonunda başkent Paris’e ve Meclis’e kadar herkes hükümete, özellikle de İçişleri Bakanı’na “Steve nerede?” sorusunu yöneltti. Kampanyanın sosyal medya üzerinde de yayılması ile aileye destek artarken, olaydan 5 hafta sonra, Steve’in cesedi Loire Nehri’nde bulundu.

Cesedin bulunmasının hemen ardından dün sokaklara dökülen Nantes halkı, gencin nasıl öldüğü konusunda hükümetten açıklama istedi. Sarı Yelekliler eyleminde de sınırları Fransa’yı aşan “polis şiddeti” tartışması yeniden gündemin bir numarasına otururken, göstericiler Nantes merkezindeki büyük havuzlu çeşmenin sularına kırmızı boya katarak, “kanlı su” görüntüsü ve “Steve için adalet” pankartlarıyla polis şiddetini kınadı.

Macron tatilde, Başbakan olaya el koydu

Ülke gündemini sarsan olaya tatilde olan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron değil, Başbakan Edouard Philippe el koydu. İçişleri Bakanı Christophe Castaner’i Başbakanlığa çağıran Philippe, görüşmenin ardından kameraların karşısına geçerek, “Polis müfettişlerinin ilk raporları, olay ile polisin müdahalesi arasında doğrudan bir bağ olmadığını gösterdi. Ben de İdari soruşturma açılması talimatı verdim. Olayın ayınlatılması için hükümet her türlü mekanizmayı harekete geçirecek. Ben de bu konuda bilgilendirmek için, Steve’in ailesiyle görüşeceğim” dedi.

“Olay devlet skandalına dönüşmüştür”

Ancak olay gecesine ait görüntülerin, Steve’in kaybolmasının polisin müdahalesi ile ilgilil olduğu yolunda güçlü bir imaj ortaya sermesi, muhalefet partilerini ayaklandırdı. Özellikle polisin gaz bombası kullanması sonucu gençlerin suya düştüğüne ilişkin görgü tanıklarının ifadeleri de eklenince, muhalafet partileri, İçişleri Bakanı Castaner’i istifa etmeye davet etti.

Steve’in ölümüyle ilgili dava açan ailesinin avukatı Cecile de Oliviera ise, “Başbakan daha hiçbir soruşturma sonuçlanmadan neden çıkıp açıklama yapıyor ve bu olayla polisin müdahelesinin ilgisi olmadığını söylüyor? Buna çok şaşırdım. Neden İçişleri Bakanı yanında tek kelime etmiyor. Neyi saklıyorlar? Bu olay artık bir devlet skandalına dönüşmüştür. Oğullarının öldüğünü öğrendiği gün, aileye bu mesajları vermeleri yerine, sessiz kalmaları daha yerinde olurdu” dedi.

Rapor tartışması

“Polis polisi” olarak da bilinen IGPN’in raporunda, “hiçbir tanıklık, Steve’in polis tarafından nehre itildiğini söylemiyor” derken, tanıklıkların ne olduğu hakkında tek bir bilgi verilmemesi Fransız medyasını da harekete geçirdi. Olayı ilk haber olarak veren televizyonlar ve manşetten izleyen gazeteler, Steve’in kaybolmasına ilişkin karanlık noktaların aydınlatılması çağrısı yaptı.

Le Monde gazetesi, İçişleri Bakanı Castaner’in Steve’in ailesine raporun sonucunu bir hafta önce aldıklarını ve kendileriyle görüşmek istediğini ilettiğini yazdı. Ailesinin raporun “kesinleşmeden yayınlanmaması” talebine rağmen, Başbakan Philippe’in İçişleri Bakanı ile birlikte, Steve’in cesedinin bulunduğu gün raporu açıklaması da Steve’in ailesinin tepkisine yol açtı. Avukat Oliviera, “İnsanlara yaslarını tutmaları için bile zaman tanımıyorlar. Bana göre bu gerçekten çok şaşırtıcı, çok üzücü bir durum” dedi.

Radikal sol La France Insoumise partisi, konuya ilişkin bir Meclis Soruşturması açılmasını istedi. Muhalefet İçişleri Bakanı Castaner’in istifasını istedi.

Polise ve politikacılara öfke

Fransa’da aylardır süren Sarı Yelekliler hareketinde binlerce kişinin yaralanması, 20 kadar göstericinin ise gözünü kaybetmesi nedeniyle, halk ile polis arasındaki uçurum giderek büyüyor. Polisin yanısıra bu öfkeden politikacılar da payını alıyor. Steve’in kaybolmasının yası sıra, ülkede çiftçilerin ve çevrecilerin tüm eylemlerine rağmen, Kanada ile Serbest Ticaret Anlaşması CETA’nın imzalanması da radikal eylemleri yeniden ateşledi. Fransız Meclisi’nin CETA’yı onaylamasının ardından, 10 kadar iktidar milletvekilinin seçim bürosu saldırıya uğradı. Özellikle çiftçi bölgesi Brötanya bölgesi milletvekillerinin irtibat bürolarının camları kırıldı, camlarına saman ve yumurta atıldı.

Kaynak:  Amerikanın sesi

-Reklam- Bu Haberler de İlginizi Çekebilir

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz