Fransa’nın Almanya sınırındaki Strasbourg, altından Ren Nehri’nin kollarının geçtiği taş köprüleri, yüzlerce yıldır ayakta duran şirin evleriyle turistleri çekiyor. Fransa’da en yoğun Türk nüfusu da yine Strasbourg’un da yer aldığı Alsace bölgesinde bulunuyor. Öte yandan Strasbourg Fransa’da suç oranının en az olduğu şehirlerden biri.
Almanya ile Fransa arasında yüzyıllara yayılan birçok savaş yüzünden sürekli iki ülke arasında el değiştiren, her savaştan sonra küllerinden doğan Strasbourg, Alman kültürü ve mimarisinin etkilerini taşıyan bir Fransız kenti. Notre-Dame Katedrali ve Petite France mahallesini de içine alan tarihi şehir 1988’den beri UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde bulunuyor. Her sokağında ayrı bir mimari ya da doğa harikasıyla büyüleneceğiniz bu dümdüz şehir, en iyi yürüyerek geziliyor. Zaten tarihi bölge, araç trafiğine tamamen kapalı.
Masal evleri ve ortaçağ düşleri
Şehirde gidilmesi gereken ilk yer Petite France. Strasbourg’un ilk yerleşim bölgelerinden olan bu semt, öyle büyük bir özenle korunmuş ki sokaklarda yürürken kendinizi Ortaçağ’da hissediyorsunuz. Burası zamanında deri imalatçıları, balıkçılar ve taş ustalarının atölyeleriyle Strasbourg’un ticaret kalbiymiş. Şehrin en eski ve karakteristik yapılardan biri olan 1572 tarihli Maison des Tanneurs gibi tüm semt, yarı ahşap, yarı taş eski evlerden oluşuyor.
14. yüzyılda askeri savunma amaçlı yapılan dört taş kule ve üç köprüden oluşan Ponts Couverts ile kenti nehir taşkınlarından korumak için inşa edilen Vauban barajı üzerindeki terastan şehri ve nehir kanallarını kuşbakışı seyredebilirsiniz.
Yapımına 1176’da başlanan ve tamamlanması 200 yıldan fazla sürdüğü için birçok farklı mimari tekniği bir araya getiren Notre-Dame Katedrali, Strasbourg’un tam ortasında yer alıyor. 17. ve 18. yüzyıl boyunca dünyanın en yüksek yapısı olan 144 metrelik kulenin en üstünden Almanya ve İsviçre’ye kadar uzanan eşsiz manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Bölgenin ve şehrin en meşhur yemeği olan tarte flambee, lahmacun hamuruna yapılan kremalı bir sos üzerine serpilen et ve sebzelerle pizzayı da andırıyor. Tarte flambee’yi helal restoranlarda ye da vejeteryan olarak bulmak mümkün.
Fransa’nın suç oranı en düşük şehirlerinden biri
Strasbourg Fransa’nın refah düzeyi en yüksek, suç oranı ise en düşük kentlerinden biri. Bunda Avrupa Mahallesi adını taşıyan Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Avrupa Parlamentosu’nun bürokratlarının payı büyük.
Ancak burada protokol konvoylarının aksine birçok üst düzey uluslararası memur işe ya bisikletle ya da yürüyerek gidiyor. Avrupa Konseyi’nin karşısında ise kuğulu bir gölete ve büyük bir botanik bahçeye ev sahipliği yapan Orangerie Parkı var. Hafta sonları bu parkta köpekleriyle ve çocuklarıyla gezenlerin yanı sıra, koşan büyükelçi ve diplomatlara da rastlayabilirsiniz.